Kategori arşivi: Evren Erarslan

Negar 2017

Negar 2017

Negar isimli bir kadının, babasının şüpheli ölümünü araştırmasıyla başlayan gerilim dolu hikayeyi ele alıyor film.

Başta Negar’ın masum yüzünün film için dezavantaj olacakken bir anda gerilimi artıran bir unsur olduğunu belirtmem gerekir. Bilinçli bir seçim mi bilinmez fakat bir çok sahnede, hem karakterle özdeşleşmeyi hem de her insanın içindeki duyguları yansıtması için güzel bir yol olmuş. Özellikle Negar’ın duygu dönüşümü güzeldi.

Genel anlamda İran sineması klasiği olarak durağan bir film olarak göze çarpıyor. 90 dakikalık kısa süresine rağmen olay örgüsüne giriş ve gelişme durağan işlenmiş. Ancak film müzikleri ve ses kurgusu gerçekten filme sizi tutmayı başarıyor. Özellikle sonlarına doğru artan gerilimin tek çekim noktası bu seslerin iyi kullanımı. Duyguların ön plana çıktığı bir tür olmamasına rağmen, böyle filmlerde karakterin yaşadığı intikam duygusu iyi verildiğinde, film başka hallere girer. Negar filmi için bunu söylemek biraz güç oldu. Duygu kısmında bir sorun olmasa da, karşılaştığı sorunla alakalı bir yerlerde soru işaretleri oluşuyor. Teknik anlamda olmasa da bir şeyler eksik kalmış sanki.

Hikaye olarak fazlasıyla benzer konular işlenildiği için çok dikkate değer bir yanı pek yok, işleniş olarak filmi beğenmemle birlikte oyunculukların da duru olduğunu söylemek gerekir. Bazı filmler hafızalarda uzun süre yer alır, Negar filmi de sanırım karakter betimlemesi nedeniyle bir süre hafızalarınızı zorlayacaktır. Eğer konuya birkaç olay çatışması unsuru daha eklenseydi, çok daha güzel bir film çıkabilirdi.

Özetle, gerilim, dram dengesi iyi kurulmuş bir film izleyeceksiniz. Eğer polisiye seviyorsanız, olay çatışmalarının çok olmadığı, sizi yormayacak şekilde olay çözümü hakkında ufak tefek fikir yürütebileceğiniz bir film isterseniz, izleyebilirsiniz.

Gerçekten güzel vakit geçirtti.

İran Yetimhanesi

İran Yetimhanesi [2016] Film İncelemesi

Filmin hikayesi 1917 – 1920 yıllarında İran’la savaş halinde olan İngiltere’nin milyonlarca İranlıyı öldürmesi sırasında, Ebu’lfazl isimli bir adamın ailesinden kaybolan çocuklar için bir yetimhane açmasını içeriyor.

Konusundan da anlaşılacağı gibi bu bir dönem filmi, duygusal ve dokunaklı olması beklenen drama yönü kuvvetli olması gereken bir film gibi gözükmesinin hakkını daha ilk yarısında fark ettiriyor.

Savaşın acımasız yüzü, vicdanınızı şöyle bir okşarken epik bir anlatıma yakın görselliği ile de hikayenin içinde yer almanızı sağlıyor.

Tarih konusunda çok fazla çalışılmamış olmasına rağmen o dönemi en azından bilgilendirme anlamında şöyle bir anlatıyor, asıl durum, savaşın yakınında süregelen hayatlarla ilgili.

Odak noktasını çocuklardan alan film bu noktada, duygu sömürüsü ve drama arasındaki ince çizgiyi çok ufak adımlarla geçip geri çekiliyor, insanı bunaltmayan fakat hafızalarda uzun süre yer alacak şekilde etkilemeyecek bir gel git gibi.

Duygusal ve hikaye anlatımı başarılı olsa da tarih ve oyunculuk kısımlarında muadillerine göre sanırım bir adım geride kalmış.

Yine de ailenizle birlikte oturup güzel bir film izlemek isterseniz İran Sineması tercih edecekseniz, mutlaka seçeneklerinizden biri olsun. Hani bazı filmler vakit geçirmelik güzeldir, bazıları ise mesajlarıyla insana değer katar. Bu film çok etkileyici olmasa da içerdiği mesajlar ve yeterli bütçesi ile sorular soracak.

Tabii bunun için bir çok kavram yer alıyor, kapitalist düzene bir sorgu, lümpen sınıfına bir sorgu. Entelektüel sınıfla ilgili mesajlar da ilginçti. Bir yandan siyasi açıdan çekilen sıkıntılar, bir yandan kıtlık, açlık derken kara bulut gibi üste çöken o psikolojiyi anlatmada yine başarılı buldum.

Bir Umut Filmi – 40

FİLMİN KONUSU :

Kırk” Fatıma Guderzi tarafından oynanan bir orta yaşlı kadının hayat hikayesini ele alıyor.

Ferhat (Abdul Rıza Ekberi) fabrika sahibi bir iş adamıdır. Şirketi büyüterek daha büyük kazançlar elde etmeyi planlayarak hayaller kurmakta ve bunun için çabalamaktadır. Eşi ise bu yoğunluk içerisinde kendi isteklerini geri plana atarak, gelecek planı yapamaz duruma gelmiştir.

40. yaş günü yaklaşırken ise ailesini tekrar geri kazanmak istemektedir ve arkadaşlarıyla birlikte bir davet yemeği organize etmiştir. Ancak bu davet beklenmedik olayların başlangıcı olacaktır.

Ferhat, şirkette yaşanan sorunlarla ilgilenirken bir yandan da ailevi sorunlarla uğraşan eşini korkularıyla yüzleşememekle suçlar. Oğulları Said’in hayatına müdahale etmektedir ve bu konuda destek veren eşine karşı gösterdiği tavır nedeniyle de aile dağılma aşamasına gelmektedir.

YORUM :

Hayaller ve hayal kırıklıkları dolu, ailecek izlenebilecek bir film olarak ön plana çıkan “Kırk” filminde aile ilişkileri konusunda muhafazakarlığın delinmesi ile hafif bir gerilim verilmiş.

Filme ismini veren 40 yaş, hayatta bir dönüm noktası olarak kullanılarak, dengelerin değişmesi ile dinamik bir film haline gelmiş.

Bir televizyon filmi olmasına rağmen oyunculukları ve konu akışı başarılı olan filmde, işleri düzeltmeye çalışan Ferhad’ın öyküsü filmin heyecan dolu bir hale bürünmesine neden oluyor.

Kısa süresi de filmin sıkıcılığını azaltan diğer bir unsur olmuş.

İran film kültürüne ait olan duygu yoğunluğunu aktarma konusunda da başarılı olan film size aile ilişkilerini sorgulatacak cinsten.

Herhangi bir yaş sınırlaması olmadan keyifle izleyebileceğiniz bir film sizi bekliyor.

Evren Erarslan

Rokhe Divaneh – İran İşi Gerilim

Rokhe Divaneh / Crazy Rook / Deli Yüz (2014)

Konu : Sosyal medya üzerinden kendini gizleyen gruplar aracılığı ile iletişime Mesut ve arkadaşı bir süre sonra bu grupların düzenlediği toplantılara katılırlar. Girdikleri grup hayat tarzları ile hiç alakası olmamasına rağmen kolayca adapte olurlar. Ziyaret ettikleri yerde (Mandana) isimli birisi dikkatlerini çeker. Gece boyunca muhabbet edecekleri konu, kendilerini hiç beklenmeyecek olaylar silsilesinin içine çekecektir.

Yorum : İran Sinemasında çoğunlukla yer alan drama öğelerinden başka gerilim unsurlarını da ustaca harmanlanmış bir film izlemek isterseniz Deli Yüz (Rokhe Divane) tam size göre bir seçim olacaktır.

Bazı zamanlar işin içinden çıkamadığınız, üstüne de hiç beklemediğiniz şekilde işi çıkmaza sokan durumlarda kaldığınız olmuştur. Eliniz kolunuz bağlı biçimde belirsizliği beklemeye başlarsınız. Peki ya beklemeyip de her şeyi rezil etme pahasına harekete geçilirse? Bu noktada ne olacağı hakkında fikirler yürütürken bir yandan da dezavantajlarını sorgulamaya başlarsınız.

İşte Deli Yüz (Rokhe Divane) izlerken böyle hissedeceksiniz. Güven, arkadaşlık ve aşk sorgularını tek bir durum çözümlemesi üzerinden veren konusuyla dikkate değer bir yapım olmuş. Üstelik bu durum çözümlemesinden çok katmanlı bir anlatıma geçilmiş ki o sırada filmin sonuna gelmek için sabırsızlanıyorsunuz. Filmde birbirleriyle alakasız 6 kişinin yaşamlarından kesitler, aslında yaşadığımız dünyadaki tüm insanların farklı hislerle, farklı bakış açılarıyla yaşadığını, bu yüzden de kimseyi kendimiz gibi değerlendiremeyeceğimiz gibi başkalarını da bizim gibi düşünmeyebilir gerçeğini anlamamız gerekiyor. Böyle bir yargı çıkardığı, en azından bunu düşündürttüğü için bile filmin felsefi yapısını da göz ardı edemeyiz.

Merak öğeleri ile basit ancak güzel işlenmiş konusuyla birlikte son zamanlarda izlenebilecek güzel filmler arasında listenize girebilir. İran filmlerini seviyorsanız, farklı bir tarz arıyorsanız, içinde romantik, gerilim ve macera unsurları bulunduran bu filme göz atabilirsiniz.

Evren Erarslan