Etiket arşivi: Her Gece Yalnızlık

Ye’s ve Ümit

İran filmi; Her Gece Yalnızlık

Atiye daha önce babasının vefatına sebep olan hastalığa yakalanmıştır ve ameliyat olmayı reddeder. Atiye’nin eşi Hamit onu tekrar hayata bağlayabilmek için umut dolu yaklaşır ve Atiye’yi ameliyat olmaya ikna etmeye çalışmaktadır. Kadın ölümden korkmasına rağmen kendisini sessizce ölüme terk eder ve bu süreçte eşini kendisinden uzaklaştırmaya çalışmaktadır.

Hamit, Atiye’ye olan aşkından hiçbir şey kaybetmemiştir. Kadının yalnızlaşan ve vazgeçmiş tavırları Hamit’i çok etkilemekte; ancak adam eşine içinde bulunduğu durumu yansıtmamaktadır. Atiye’nin yeniden hayata tutunmak için bir sebebe ihtiyacı vardır. Bir gün ansızın ufak bir mucize ile karşılaşır. Atiye, yaşadığı mucize ile içindeki tüm insani duyguların harekete geçtiğine tanık olur. Kaybetmekten ve kendi içinde kaybolmaktan korktuğunun farkına varan kadın teslim olmak ile mücadele etmek arasındaki ayrıma gelmiştir. Artık Atiye için karar verme zamanıdır.

İran sinemasının kendine özgü dili ile anlatılan filmde İslami öğeler dikkat çekiyor. Filmin temeli inancını ve kendini kaybetmiş bir kadın üzerine kurulmuş olsa da yaşanan farklı hayatlara ilişkin sorgulayıcı tavır da dikkat çekiyor. Yaşamı sorgulayan, felsefesi olan filmlerden keyif alanlar için başarılı bir yapıt. Güven kavramına ilişkin birbirinden farklı çok sayıda duruma tanıklık edebilecek, filmde kendinizi bulabileceğiniz repliklere kulak verebileceksiniz. Leyla Hatemi ve Hamit Behdad muazzam oyunculukları ile dikkat çekiyor. Umut yorulabilir ama yanınızdakiler size sizden fazla inanıyorlarsa; yola yorgun da devam edilebilir. Çeşitli sebeplerle kendini ya da inancını kaybetmiş bireyler için hem sorgulatıcı hem de tedavi edici nitelikte bir film.

Her Gece Yalnızlık

Yönetmen; Resul Sadr Ameli
Senaryo; Kambuzya Pertuvi ve Resul Sadr-Ameli
Yapımcı; Seyyid Kemal Tabatabai
Süre; 82 dakika

Leyla Hatemi ve Hamit Behdad’ın başrollerini paylaştığı “Her Gece Yalnızlık” 2007 yılında vizyona giren dram ağırlıklı bu film İranın sokaklarında, İmam Rıza Türbesinde ve Camiisi’nde çekilmiştir. İzleyenlerin oldukça beğenisini kazanmıştır.

Dram ağırlıklı olmasına rağmen romantizmi de görebileceğiniz psikolojik bir filmdir. Bir çok İran filminde başrol oynayan Leyla Hatemi’nin yine muhteşem performansına şahit olabilirsiniz bu filmde.

Film bir şiir gibi bazen yavaş bazen hızlı, sadece konuya odaklanılmış güzel bir yapım. Aşk, dram işlenilmiş ve tamamen seyirciye aktarmayı başarılmış. Sorunlar yaşanan bir evlilik hikayesi gibi daha çok.

Filmin başlarında üzgün bir kadın ve sürekli emir veren bir koca görmekteyiz. Aralarını düzeltmek için sorgulayan hangisinin doğru olduğuna karar veremeyen bir kadın…Yoldaş mı? Tanıyor muyum? Güveniyor muyum? Diye sorgulayan Atiye güvenmenin daha önemli olacağını düşünmektedir.

Kendini oldukça yalnız hisseden Atiye yaşadıklarını bir günlüğe aktarıyordu. Ancak Atiye evde kendini yalnız hissederken eşi Hamit onun hastalığı için uğraşmakta ve bilgi edinmekteydi. Farkındalığı ve pozitifliliğiyle, bir yandan da asık suratıyla kafa karıştıran Leyla Hatemi usta oyunculuğuyla ne olursa olsun umudunu kaybetmek istemeyen bir kadını bizlere sergiliyor.

Yalnızlığı, aşkı, karamsarlığı ve umudu bu denli anlatan bir film gerçekten inanılmaz. Hepsinin harmanlandığı psikoloji ağırlıklı gerekse filmin akışı gerekse müzikleriyle gerçekten izlediğinizde sizi şaşırtabilecek bir film.

Her Şeb Tenhayi

HER GECE YALNIZLIK

“Halvet ne güzeldir yar benim yârimse”

Sevginin en büyük hediyesi olan sahiplenme duygusunu bizlere hatırlatan bu mısra filmden bir kareden. Dize okunduğunda öylesine hissediyorsunuz ki bu manayı, filmi izledikten birkaç gün sonra dahi kulaklarınızda yankılanıyor.

Başrollerini Leyla Hatemi ve Hamit Behdad’ın paylaştığı film sizi umutsuz anlarınızdan tutup umudun ışığına doğru yola çıkarmak için çekilmiş adeta. Filmin senaryosu Tahran’dan Meşhed’e birkaç günlüğüne gelen Atiye ve kocasının başından geçen olaylar üzerine kurulu. Babası Ali Hatemi’den dolayı küçük yaşlardan itibaren kameraya aşinalığı olan Leyla Hatemi sizleri rolüne çekecek başarısı ile göz dolduruyor.

Hamile olduğunu düşündüren belirtiler üzerine kocasının doktora götürdüğü Atiye, doktor dört ay ömrü kaldığını söylediğinde adeta yıkılır. Daha önce babasının da yakalanmış olduğu hastalığa yakalanan Atiye sonunun babası ile aynı olmasından korkmaktadır. Umutsuzluğun dibinden yaşamın renklerine doğru sürdürdüğü yolculukta eşinin fedakârlıkları ise bize bir kez daha “sevgi emekti” dedirtecek.

Radyo programı sunan Atiye’nin yakalandığı hastalıktan sonra verdiği psikolojik mücadele çok canlı bir şekilde bizlere sunuluyor. Bu mücadele bizlere, çaresiz anlarımızda gerçekleşmesini istediğimiz mucizelerin aslında hayatın ta kendisi olduğunu hatırlatacak.

Filmde en çok etkileneceğiniz noktaysa kuşkusuz bir çocuğun gülümsemesi olacak. Bir günahsızın yeniden umutların yeşermesine vesile olması hepimizin hayatından tanıdık sahneler sunacak bize. Film bizlere hepimizin yeniden umut dolması için gereken tek şey aslında bir çocuğun gülümsemesi diyecek.

“Halvet ne güzeldir yar benim yârimse
Yanmak benim işim, mum olmak onun”

Yorgunluğu, umutsuzluğu iliklerinize kadar hissettiren filim sonunda size de bir umut sunacak mı?
İyi seyirler dilerim.

Yeşil Kalem

Her Şeb Tenhayi

Hayatın içinde yalnız mıyız? Ailemiz, eşimiz, sevdiklerimiz aslında yanımızda değiller mi?.. Her Gece Yalnızlık, yalnızlık kavramın farklı bir pencereden bakıyor.

Hamit ve Atiye yaklaşık 2 yıllık evli bir çifttir. Atiye, bir radyo programında evli çiftlere tavsiyeler vermektedir. Kendi evliliğinde de birtakım sorunlar ortaya çıkar. Atiye, bunları nasıl çözeceğini de düşünmeye ve yazmaya başlar…

Tedavisi zor olan bir hastalığa yakalanan Atiye, babasını aynı hastalıktan yıllar önce kaybettiği için ameliyat olmayı reddetmektedir. Ameliyat olmazsa yalnızca birkaç aylık ömrü kalmıştır. Ancak Hamit ameliyat seçeneğinden vazgeçmemiş ve karısını tatil amaçlı olduğuna ikna ederek Meşhed’e getirmiştir. Karısına burada bir türbeyi ziyaret etmesi için getirdiğini söylemiştir fakat ameliyat için de ikna etmeye çalışmaktadır. Atiye’nin aklında ise bambaşka fikirler vardır…

Hamit karısına çok iyi davranıyor ve hiçbir yaptığına, söylediğine kızmıyor, sinirlenmiyordur. Atiye ise bu durumdan oldukça rahatsız olmuş ve hastalığının ilişkilerini böyle etkilemesini istememektedir. İkilinin arasında bu durum sorunlara neden olmaya başlar. Atiye, Hamit’in kendisine sırf hasta olduğu için böyle davranmasını istememekte ve içinden geldiği gibi davranmasını istemektedir.

Atiye Meşhed’de iki kere türbeye gider. İkisinde de farklı kayıp olayları yaşar. Birinde yaşlı bir kadın kaybolmuştur, onu kayıp bölümüne bırakır. İkinci gün ise küçük Azeri bir kız çocuğu bulur. Kızla tüm gün vakit geçirir. Küçük kız kaybolmuştur ve ona sığınmıştır. Kendisi de farklı düşünceler içinde kayıptır aslında. Fakat o kime sığınacaktır? Kendini bu küçük kızla özdeşleştirir ve o gün kafasında farklı kararlar oluşmaya başlar.

O günü hiç unutmamak için küçük kızla fotoğraf da çektirir. Günün sonunda annesi küçük kızı bulur ve giderler. Atiye’nin ise Tahran’a dönüş günü gelmiştir. Trende giderken izleyiciye küçük kızla geçirdiği günün hatırası olan fotoğrafı gösterir. Bunun anlamı, ameliyat olmaya karar vermiş olduğudur. Atiye, yaşamdan ve sevdiklerinden vazgeçmeyecek ve onlara sığınacaktır. Hamit ile Atiye’nin birbirlerine olan aşkını, hiçbir hastalık gölgeleyemecektir…

Evlilikteki anlayışın, uyumun ve özverinin ne kadar önemli olduğunu anlatan Her Gece Yalnızlık filmi, dramatik sahnelerinin yanı sıra romantik sahneleriyle de dikkat çekiyor.

Zeynep Ece