2001 yapımı bir İran filmi olan Baran‘ın yönetmenliğini İran sineması deyince akla gelen isim Mecid Mecidi yapmış. Günümüz dizi ve filmlerinde olan bol entrikadan eser yok filmimizde. Saf bir aşkı anlatıyor ve anlatırken de hayran bırakıyor. Şimdiki zaman da aşka yüklenen anlamların hepsini bir kenara koyarak izlemenizi tavsiye ediyorum. Çünkü böyle masum ve içten bir aşka şahitlik etmek doğru olduğuna inandığınız aşk kavramını size sorgulatabilir. İnsan böyle masum ve karşılık beklemeden sevebilir mi hem de şu an içinde bulunduğumuz zamanda?
Latif 17 yaşında Azeri bir gençtir ve amele olarak bir inşaatta çalışır. Günler bu şekilde geçerken bir gün inşaatta çalışan Afgan işçilerden biri kaza geçirir. Kaza geçiren işçinin yerine oğlu Rahmet çalışmaya başlar. Latif’in de hayatı Rahmet’in işe başlamasıyla değişir. Başta Rahmet’i sevmez. Çünkü Latif’in kantin işini elinden almıştır. İçten içe ona bilenir ve ondan nefret eder. Bir açık bulmak umuduyla hep onu gözetler ve en ufak bir hatasında patronlarına söylemek için pusuda bekler.
Latif Rahmet’i göz hapsinde tutarken Rahmet’in sakladığı sırrı öğrenmiş olur. Bu büyük sırla birlikte Latif’in duyduğu kin büyük bir aşka dönüşür. Bize de böyle naif ve masum bir aşkı izlemek, izledikten sonra da uzun zaman etkisinde kalmak ve hatırladıkça mutlu olmak düşer.
Demem o ki entrikalardan, yalanlardan ve tekrarlayan senaryolardan sıkılanlar, hayatın içinden saf ve naif bir aşk filmi izlemek isterseniz bu film tam size göre tavsiye ediyorum efendim…
Mutlu, HayaleTurk