Etiket arşivi: A; Anne Demek

BİR ANNE ŞEFKATİ: MİM MESLE MADAR

Bir anne şefkatini anlatmak için hangi kelimeleri yan yana getireceğini bile şaşırıyor insan. Acaba yanlış bir söz sarf eder miyim diye kılı kırk yarıyor. Tüm buhranların içerisinde açan bir kardelen çiçeği anne. Destanların, şiirlerin, hikayelerin asıl kahramanları…

Sinema sanatında da yeri ayrı annenin…Her yönetmen, o olağanüstü duyguları bünyesinde barındıran bu mucizeyi kendi penceresinden ele almış ve beyaz perdeye aktarmış. Ben de günün önemine ilişkin olarak, ‘anne’ temalı, çölde kum tanesi sayılacak eserlerden birine dikkatlerinizi çekmek istedim. Yönetmenliğini Rasul Mollaguli’nin yaptığı 2006 yapımı bir dram filmi Mim Mesle Madar…Türkçesi ‘Anne Gibi…’

Gülşifte Farahani, Hüseyin Yari ve Cemşit Haşimpur’un gerçekten kayda değer bir performans sergilediği filmin konusuna değinelim. Sepide başarılı bir keman virtüözüdür. Eşi Süheyl de ülkenin önemli diplomatlarından biri. İkili arasında tutkulu bir aşk vardır. Sepide’nin hamile olması, çiftin mutluluğun katbekat artırır. Çift, bebeklerinin cinsiyetini öğrenmek için doktora gittiklerinde hayatlarının akışını etkileyecek gerçeği öğrenir. İran-Irak savaşında sağlık görevlisi olarak çalışan Sepide, bu esnada kimyasal gaza maruz kalmıştır. Bu durum da çocuğunun sakat doğma riskini artırmıştır. Eşi Süheyl, bu durumdan hoşlanmaz. Çocuktan kurtulmanın yollarını arar. Ama Sepide bunu kabul etmeyecektir. Oğlu Said’in doğması ile de zaten eşini çoktan terk etmiştir. Artık, Sepide ile oğlu Said’i zor günler beklemektedir. Sepide, oğlunun sağlığı için tüm fedakarlığını ortaya koyarken, diğer yandan da onun hayata tutunması için olağanüstü bir çabanın içerisine girer. Burada da anahtar olarak müziği kullanır. Sepide, engelli çocuklardan kurulu bir orkestra kuracaktır. Ancak, bir yandan Süheyl’e duyduğu özlem, çocuğunun da babasına biriktirdiği hasret, işi zorlaştıracaktır. Yoğun bir duygu seli yaşatacak olan film, annenin evladı için gösterebileceği fedakarlıklar, oldukça etkileyici bir biçimde ele alınmış. Filmin müzikleri, duygusallığın zirve yapmasına en büyük katkıyı sunuyor diyebilirim. Her nota adeta bir gözyaşı gibi akıyor piyanonun tuşlarından, kemanın tellerinden…Sizi filmin o can alıcı müziğiyle baş başa bırakıyorum…

İlkay Göçmen, Kolektif Sanat