Etiket arşivi: Ötekinin Babası

Ötekinin Babası – Film İnceleme

Neden İzleyelim?

Merhabalar, bu hafta hayatın gerçeklerini konu edinmiş çok güzel bir İran filmini beğeninize sunacağım: Ötekinin Babası (2015)

Filmin konusu, beş kişilik bir ailenin ortanca çocuğu olan Şahab’ ın ailesi ve sosyal çevreyle yaşadıkları üzerinde şekilleniyor. Şahab 6 yaşında olmasına rağmen konuşmamaktadır. Annesi hariç herkes onun yaramaz, şımarık bir çocuk olduğuna inanmaktadır. Abisi Areş başarılı bir eğitim hayatı yaşaması sebebiyle ailenin -özellikle de babanın- göz bebeğidir. En küçük kardeş olan Arvend ise yavaş yavaş konuşmaya başlamasıyla ailenin ilgisini üzerine çekmektedir. Bütün bunların gölgesinde kalan Şahab ise onu anlayan biri çıkana dek bu yaşananlara ayak uydurmak zorunda kalacaktır.

Aile yaşantısını kültürle perçinleyen bu İran filmi bir çocuğun hayatına dokunmanın ne denli önemli ve meşakkatli bir iş olduğunu bizlere gösteriyor. Önemsiz gibi görünen ayrıntıları yakalamanın sandığımızdan farklı olan gerçeği ortaya çıkaracağını merkeze bir çocuğu alarak anlatıyor. Çocuk da olsa insan olmanın doğası gereği incinen duygularını tamir etmeye çalışması takdire şayan sahneleri ortaya çıkarıyor.

Nasıl Değerlendirelim?

Film ilk bakışta kendi toplumumuzdan ve yaşantılarımızdan örnekler sunması sebebiyle bize bir aşinalık sunuyor. Bu nokta önemli çünkü bazen kültürel anlamda bize çok uzak olan filmleri sindirmek kolay olmuyor. Aile yaşantıları, akrabalık ilişkileri, gündelik yaşamları izleyiciye “Bu tam da bizim komşu kızının hikayesine benziyor.” dedirtiyor.

Gelelim Şahab’ a ve yaşadıklarına… 6 yaşında bir çocuğun konuşmamayı tercih etmesini kabullenemeyen bir aile var karşımızda. “Konuşamama” değil bakın “konuşmama”. Bu, Şahab’ın yaşadıkları yüzünden aldığı bir karar yoksa konuşma sıkıntısı çeken bir çocuk değil. Ancak ailesinden tutun da doktoruna kadar herkes onun doğuştan gelen bir bozukluk sebebiyle konuşamadığını düşünüyor. Bir insanın sadece fiziki yapısıyla hayat bulduğuna dayanan düşünceler silsilesi gördüğü psikolojik baskıyı gölgeliyor.

Şahab’a inanan tek aile bireyi olan annenin çocuğunu koruma çabası takdire şayan ancak yine de doğru kararlar aldığı söylenemez. Sinirlendiği için zarar verme davranışı gösteren Şahab’ ı yalan söyleyerek içinde bulunduğu durumdan kurtarması bunun bir örneği olarak karşımıza çıkıyor. Tabi şartlar gereği tüm aile içinde kötü bir imaja sahip oğlunu başka türlü koruyamadığı için de bu yola başvurmuş olduğu göz önünde bulundurulmalıdır.

Başarılı olduğu için sürekli ilgilendiği oğlu Areş ve küçük yaşına rağmen konuşuyor olmasının getirdiği sevinçle sevgi gösterdiği oğlu Arvend’e oranla Şahab’ın neredeyse yüzüne bakmayan baba figürü, Şahab için en uzak aile bireyi oluyor. Şahab’ın babasını “Ötekinin Babası” (Areş’i kast ediyor.) olarak adlandırması da hikayenin en acı aile tablolarından birine dönüşmesine sebep oluyor. Bu tabir, herhangi bir eşyası bile konuşmayan oğlundan daha kıymetli olan bir insan için çok da tuhaf gelmiyor.

Amcasının oğlunun arkadaşlarına hava atmak için amca kızının ise sevgilisiyle rahatça buluşmak uğruna Şahab’ı kullanması en yakınları arasında düştüğü yalnızlığı kanıtlıyor. İhtiyacı olan tek şeyin onun kalbine dokunabilmek olduğunu anlayan birileri gelene dek ailesine karşı verdiği konuşmama savaşını sürdürüyor.

Böylesine sıcak ve bir o kadar da hüzünlü bu aile hikayesini kaçırmamanızı tavsiye ediyor, iyi seyirler diliyorum.

Psikolojik Danışman Necla AYDOĞAN, Rehberlik Servisi

Ötekinin Babası

Anne şefkatinin çocuk üzerinde oluşturduğu olağanüstü etki filmde çok güzel yansıtılmış. Karşılıksız sevgi, inanmak ve güvenmenin, anne faktörüyle resmedilmesinin tüm gönül kapılarını açacağının mesajı bu filmde…

Öte tarafta, yani çocuk gözüyle başkasının babası, o kadar başkalaşmış ve çocuğa uzak kalmış ki.. Farkında olmadan dünya hırslarına dalmak ve sebep olarak, ailesine güzel bir gelecek hazırlama kaygısını gütmek..

Ama çocuklarının daha fazla maddiyata ihtiyacı yok. O anlar itibariyle bir baba ve anneye ihtiyacı var..

Ötekinin Babası

ÖTEKİNİN BABASI (2015) İran Filmi

6 yaşındaki Şahap okul çağı gelmesine rağmen hala konuşamamaktadır. Ailesi bu durumda ne yapacağını bilemez. Okullar da onu kabul etmediği için üzülmektedirler. Özel bir okula götürmesini söylerler ama aile çocuklarının hasta olma ihtimalini kabul etmez. Şahap ise bu durumu yüzünden ona laf eden yada karışan olursa mutlaka bir karşılık verir. İnsanlara zarar vermesi babasını rahatsız eder ve onu doktora götürmek ister. Ama anne durumu kabullenemez ve sürekli karşı çıkar. Konuşmaması sürekli başına dert olan Şahap, sırf ailesine küstü diye konuşmamakta diretmeye devam eder.

Ötekinin Babası

Çocuklar nasıl hem bu kadar vicdanlı olup hem dünyanın en acımasız varlıklarına dönüşebiliyor. Bunun sebebi hepimizin içinde var olduğu söylenen şeytan mı yoksa etrafımızdan ne görsek onu taklit etme eğilimimiz çocukluktan mı başlıyor? İkincisinin daha ağır bastığına inanmışımdır.

2015 yapımı “Ötekinin Babası” filminde bu ikilemin nelere sebep olabileceğini görüyoruz. Şahap 6 yaşında bir çocuktur fakat konuşamamaktadır. Konuşmak istemiyor desem belki daha doğru olacak. O konuşamadıkça etrafındaki insanlar onu aptal olmakla, engelli olmakla, salak olmakla, inatçı olmakla suçlayıp duruyor. İnsanlara zarar verme eğiliminde olan vahşi bir varlıkmışcasına da kendilerinden uzaklaştırıyor.

Buna kendi babası da dahil. Aslında konuşmayarak kendini anlatma çabası içinde Şahap. O nedir öyle demeyin bazen sessizlikle kendini anlatmak daha iyidir. Şahap anlaşılamadıkça hırçınlaşıyor, insanlar ona konuş dedikçe aksine konuşmuyor yanında olup onu anlayan tek insan annesi ama o da nasıl davranacağını bilmediği için çaresiz. Babasıyla onun yüzünden tartıştığını gördükçe Şahap kendi içine kapanmaya karar veriyor. Şahap’ın sessizliği aile bireylerinin yaptıkları kötülükleri onun üstüne atma fırsatı oluyor. Ailesi en son tıbbi yardım almaya karar veriyor fakat bu Şahap’ın evden kaçmasıyla sonuçlanıyor. Ona çok iyi davranan iki yaşlıyla Şahap belki babasında bulamadığı şefkati buluyor, bahçe sulamayı öğreniyor, kendine aptal demeyen her yaptığını destekleyen insanlarla olmanın güvenini yaşıyor. Bu hayatta ne olursanız olun anlaşılmak çok mühim diye düşünüyor insan. Anlaşılmanın getirdiği huzuru da cebinizde taşıyarak yaşamak Şahap için bulunmaz nimet oluyor.

Şahap’ı anlayan insanlar bir tanesi de anneannesi. Şahap’ın ne hissettiğini, ne düşündüğünü gerçek anlamda anlayan belki de yegane kişi. Onun sayesinde Şahap her şeyin başka türlü olabileceğini karar verip yeni hayatına adım atmaya başlıyor. Anneanneyi oynayan Süreyya Kasimi ve Şahap’ı oynayan ufaklık arasındaki ilişki insanı duygulandıracak cinsten.

Çocukların anlaşılması, huzur bulması, mutlu olması ve kalplerinde en ufak bir çizik bile olmaması dileğiyle.